Gökçek ŞifaSize Telefonunuz Kadar YakınızÜcretsiz Google Play'de
İNDİRX
Ev / Bitkiler / Baptisya, Wilder Indiyo, Baptisia tinctoria L.

Baptisya, Wilder Indiyo, Baptisia tinctoria L.

BAPTİSYA

Çok Yıllık 0,6-1,2m 5-7 Aylar Ca,Ho,Na Kökü Hafif Zehirli

Baptisya, Wilder Indiyo, Baptisia tinctoria L.
Sarı Baptisia Syn:Sophora tinctoria L.
Amerika Çiviti Dodalyria tinctoria L.
Yabani Çivit

Familyası: Baklagillerden, Schmetkelingsblütler, Leguminosae

Drugları: Baptisiya kökü: Baptisiae tinctoriae radix
Baptisya kökü çay, tentür ve natürel ilaç yapımında kullanılır, çayını yaparken tarife kesinlikle uyulmalıdır. 

Giriş: Çivit adı altında birbirinden çok farklı hem boya maddesi, hem de şifalı madde elde etmek için üç ayrı bitki grubunu burada inceleyeceğiz. Bunlardan Baptisya diğerlerine Bitkisel tedavide daha çok kullanıldığı için ve de etkili olduğu için öncelikle onu ele alacağız. Baptisya ABD ve Güney Kanada da yetiştiğinden Amerika çiviti diye de anılır. Baptisya baklagillerin alt grubunu bir kolu olan Baptisyagillerden olup bu gruba 30 bitki dahildir. Bunlardan bazıları Beyaz Baptisya; B.alba; beyaz çiçekli olması nedeni ile bu isimle anılır. Mavi baptisya; N. Australis, çiçekleri mavi, Sarı baptisya; B. Tinctoria, çiçekleri sarı renkli ve büyük Baptisya; B. Lactea diğerlerine göre oldukça büyüktür. Bu dört türün haricinde daha 26 tür mevcuttur. Fakat bunlar pek tıbbi maksatla kullanılmazlar. Baptisya eski yunanca Bapto ve tinctoria Latince tingere kelimelerinden türemiş olup boyama anlamına gelir. Yıllarca süren araştırmalarımda maalesef Sarı baptisya bulmadım ve ilk defa Mavi baptisyanın Levhasını Mart 1997 de gördüm ve sürekli takip ederek çiçek açma zamanında fotoğraflarını çektim. Sarı baptisyayı 2007 de buldum.

Botanik: Genellikle kümeler halinde bir arada 60-120cm boyundaki sürgünlerde oluşur ve gövde 1-3cm kalınlığında, yuvarlak, tüysüz, sıkça çatallaşır ve esmerimsi yeşil renktedir. Yaprakları üçlü olup kısa bir sap üzerinde uçları bel geri kısımları mızrak şeklinde kenarları bütün ma¬vimsi yeşil renkte ve de yaprak sapının dibinde iki adet ince mızrak şeklin¬de küçük yan yaprakçıklara sahiptir. Çiçek salkımları 15-30cm uzunluğundaki demetler şeklinde olup bu sap üzerine değişken şekilde kelebek çiçekleri dizilmiştir. Çiçeklerin taç yaprakları 10-15mm büyük¬lüğünde sarı renkli üst yaprağı iki loplu geri doğru ve alttaki taç yaprakları topluca bir arada adeta döllenme tozluğun korurlar. Kupa yaprakları 3-6mm büyüklüğünde ve açık yeşil renktedir. Kökleri ana ve yan köklerden meydana gelir. Ana kök yumru şeklinde olup yan kökleri 7-15mm kalınlığında 10-20cm uzunluğunda ve silindir şeklindedir. Köklerin dış kabuğu esmerden siyaha kadar renk tonlarını taşıyabilir ve içi sarımsı beyazdır. Çiçekleri solduktan sonra oluşan Kapçıklar (Kap¬süller) önce açık yeşil sonra olgunlaşınca mavimsi siyah bir renk alır ve içinde 1-2mm büyüklüğünde esmer veya mavimsi siyah 10-30 adet tohum bulunur.

Yetiştirilmesi: Yetiştirilmesi oldukça kolay olup özene ihtiyaç duymaz. Baptisya tohumları Şubat ve Mart aylarında kasa, yastık, sera veya saksılara ekilir ve fideleri Mayısta bahçe veya tarlalara ekilir. Bitki kumlu, taşlı ve kuru toprakları sever Almanya’nın soğuk sayılabilen Frankfurt şehrinde yetişebilen bitkiyi Türkiye’nin hemen her bölgesinde yetiştirmek mümkündür. Mavi baptisya sarı baptisya ya göre daha dayanıklı olup daha kolay yetiştirilebilir.

Hasat Zamanı: Sonbaharda kökleri söküldükten sonra yıkanır şerit şeklinde (kalın olan Ana kök) ortadan kesilir, kurutulur ve özel porselen kaplarda muhafaza edilir. Şayet tentürü yapılacak ise taze olarak işlenir.

Birleşimi: Baptisya kökünün birleşimindeki maddeleri önemine göre şöyle sırlayabiliriz.
a) İzoflovon türevleri %7-10 arasında olup en önemlileri; Baptisin (=Baptigenindirhamnosid) %80-85 Pseudobaptisin (=Pseudobaptigeninhamnoglukosit) %10-15 ve Trifolirhizin (=Maachhiainglikosid) %3-5 içerir ve ayrıca az miktarda Baptigenin (=7,3, 4,5- Tetrahidroksiizoflovon), Psudobaptigenin (=7-Hidroksi-3;4-metilenoksid-izoflovon) ve Formonelin içerir.
b) Chinolizidinalkoloit türevleri %0,2 oranında olup bununda %80’ini Cystisin (Süpürge otuna bak), (+)-Spartein, Metilcytisin, N-Formylcystisin, Anagyrin ve Asetoksianagyrin içerir.
c) Ayrıca Polisakkaridler ve Glykoproteinler içerir.

Tesir şekli: Savunma sistemini kuvvetlendirici, antiseptik (Mikropları öldürücü), antibakteriel, antiflogistik (iltihapları önleyici), dezenfekte edi¬ci ve ateş düşürücüdür.

Kullanılması: 
a) Araştırılmalara göre akut ve kronik nefes yolları enfek-siyonlarında; Grip, bademcik iltihaplanması (tonsilitis), orta kulak ilti-haplanması (otitis media), sinüzit, yutak iltihaplanması (franjit), uçuk, üşütme ve deri enfeksiyonuna karşı ev immun sistemini (savunma) sistemini kuvvetlendirici olarak kullanılır.
b) Homeopatide nefes darlığı (=nefes alamama hissi), tonsilit (bademcik iltihaplanması), franjit, grip, dizanteri, ishal ve pis kokulu ağız içi yara-larına karşı kullanılır.
c) Halk arasında; Enfeksiyon hastalıklarından: Grip, bademcik iltihap-lanması, difteri (=kuş palazı), sıtma, kızılcık, yutak iltihaplanması (faran-jit), enteritis (ince bağırsak iltihaplanması) ve lenf bezi iltihaplanmasına karşı ve de ateşi düşürmek için kullanılır.

Çay: İnce kıyılmış baptisya kökünden yarım kahve kaşığı demliğe konur ve üzerine 300-400ml kaynar su ilave edilerek, 5-10 dakika demlemeye bıraktıktan sonra süzülerek içilir.

Araştırmalar: Hahnemannin (1850) yaptığı klasik araştırmaları, 1956’ da Hochstetter ve Juliet’in, 1985’de Besucher ve Kopanski’nin araştırmaları takip etmiş ve nihayet en büyük araştırma Mart-Nisan 1997 yapılmıştır.
1) Hochstetter ve Juliet’in yaptıkları araştırmalarda Baptisya kökünün kandaki Lenfozitleri artırdığı ve böylece vücut savınma sisteminin enfeksiyonu yendiğini belgelemişlerdir.
2) Besucher ve Kopanski yaptıkları araştırmalarda Polisakkaritlerin ve Glikoproteinlerin İnterleukin-1 salgısını artırdığını ve Lenfozitleri harekete geçirdiğini tespit etmişlerdir. İnterleukinler öldürücü hüc¬reler (Makrofaj) tarafından üretilir.
3) Mart Nisan 1997’de 100 doktorun (çocuk doktoru) 141.400 çocuk üzerinde baptisya kökü, kipri kökü ve mazı sürgünü ekstresinden elde edilen damla veya haplarla (E……..) tedavi denemesi yapılmıştır. Bu çocukların yılda ortalama 1,76 defa akut veya kronik nefes yolları enfeksiyonlarına yakalandıkları ve toplam 248.679 defa Muayene yapıldığı tespit edilmiştir. Bu tedavi denemesinde çeşitli bulaşıcı hastalıklara; Grip, sinüzit, bronşit, bademcik iltihaplanması, yutak iltihaplanması, anjin (nefes darlığı ile belirgin nöbet hali), orta kulak iltihaplanması, uçuk ve hatta deri enfeksiyonunu iyileştirdiği ve önemli bir yan tesirinin olmadığı gözlemlenmiştir. (ZP. 6.98.318)

Homeopatide: Baptisya köklerinden 20g sonbaharda söküldükten sonra yıkanır ve ince ince kıyılarak bir şişeye konur ve üzerine 80ml %70’lik Alkol ilave edilir. Şişe güneş ışınlarından uzakta 4-6 hafta muhafaza ettikten sonra (iki günde bir çalkalanır) süzülerek homeopatide <<Baptisia>> ismi ile anılan tentür elde edilir. Bu tentürden günde 3-5 defa 2-3 damla 4-6 hafta üreyle alınır.

Hastalığın belirtileri (Semptom): 
1) Vücuttan çıkan tükürük, ter, idrar, nefes ve dışkının çok pis kokması 
2) Yüz sıcak, kırmızı, aptal görünümlü ve sarhoşmuş gibi görüntüsü verirse. 
3) Mukaza da ağrısız yaralar ve kanın bozulması. 
4) Mikropların yayılması, ateşin uzun süre düşmemesi ve dermansızlık. 
5) Pis kokulu terden sonra iyileşme görülüyorsa. 
6) Bütün vücudun ağrıması, kasların dövülmüş gibi hissedilmesi ve dermansızlık gösteren haller. 
7) Hasta sadece sıvı yiyecek veya içecek alabilir çünkü katı maddeleri yutmakta zorlanır. 
8) Kuş palazı ve nefes almama, boğulma hissi ve temiz havaya çıkma arzusu. 
9) Bağırsak enfeksiyonu sonucu ateşin yükselmesi.

Yan tesirleri: Bilinen bir yan tesiri yoktur bazı uzmanlar bir defada 30g baptisya kökünü kaynatarak içmişler ve deneklerde kusma, bulantı, baş dönmesi be ateş yükselmesi gibi haller görülmüştür. Şayet çay olarak 2-3g içilirse zararı olmaz. Mavi baptisya, Beyaz baptisya ve Büyük baptisya aynı Sarı baptisya gibi kullanıldığından ayrıca incelemeye almayacağız

B) Çivit, Indigo, Indigofera tinctoria
Lahor Çiviti
Hint Çiviti

Familyası: Baklagillerden, Schmetlelingsblütler, Leguminosae

Drugları: Çivit yaprağı; Indigoferae folium
Çivit yaprağı ve nadiren de sürgünleri çivit adı verilen natürel boya elde etmek için ve de homeopatide tentür elde etmek için kullanılır.

Botanik: Vatanının Hindistan olduğu tahmin edilen Çivit günümüzde Afrika, Orta ve Güney Amerika ve Asya’nın tropik ve subtropik ülkel-erinde yetiştirilir veya yabani olarak yetişir. Yaprakları 17-23 adet olup karşılıklı dizilmiş olup uçta ise bir tane tek olarak bulunur. Yaprakçıkları 1-3cm büyüklüğünde, oval, kenarları bütün ve yeşil renklidir. Çiçekleri kanat yaprağın sap dibinden çıkan uzun bir sap üzerinde üzüm salkımı gibi bir demet çiçekten oluşur ve çiçekleri pembe renkte kelebek şek¬lindeki taç yapraklardan meydana gelir. Çivit yaprak ve sürgünleri büyük kaynatılır ve soğumaya bırakılır ve sürekli karıştırılır. Bu şekilde havayla temasa geçen çivit birleşimindeki glikozitler çözülür ve Indoxyl oksit¬lenerek Indigotin (Çivit mavisi) meydana gelir. Su dibine çöken ve çivit adı ile anılan Mavi rengin yanında İndigo kırmızısı ve İndigo kahve¬rengi renk maddeleri de mevcuttur, fakat İndigo mavisi çok miktarda olduğun¬dan bu renk hakimdir.

Homeopatide: Çivit yapraklarından elde edilen çivit ten 20g bir şişeye konu ve üzerine 80 %70’lik Alkol doldurularak 4-6 hafta bekletildikten sora süzülerek homeopatide <<İndigo>> ismi ile anılan tentür elde edilir. Bu tentürden günde 3-5 defa 2-3 damla 4-6 hafta süreyle alınır. Bazı yazarlar bu tentürün Sara’ya karşı etkili olduğunu söyleseler de bu etki henüz ispatlanmamıştır. 
C) Çivit otu, Faerber Waid, Isatis tinctoria
Türk Çiviti
Türkiye başta olmak üzere ılıman her iklimde yetişmesi mümkün oldu¬ğun-dan Dünya’nın birçok ülkesinde yabani olarak yetişir. Çiçekleri ol¬dukça küçük sarı renkli topluca bir aradadır ve çiçeklerin solması ile birlikte pul şeklinde mavimsi siyah içi tohum dolu olan kesecikler oluşur. Çivit otunun yaprakları çivitte olduğu gibi İndikan taşır ve buda aynı şekilde kaynatılmak sureti ile glikozit ve İndoxy’e ayrılır. İndoxyl oksit¬lenerek İndigo (Çivit) meydana gelir. Çivit otunun yapraklarından eski¬den çay yapılarak içilmiş ve iyileşmeyen yaralara sarılmıştır.

Dikkatinizi çekebilir

Kokina çiçeği nedir? – Yılbaşı çiçeği olarak bilinen kokina çiçeği anlamı

Yılbaşı çiçeği olarak bilinen kokina çiçeğinin ne olduğunu herkes merak etmeye başladı. Yılbaşında evlere süs ...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.